5 Ocak 2012 Perşembe

BİLGİSAYAR DONANIMI

1.1- Giriş




Bilgisayar, kullanıcıdan aldığı verilerle mantıksal ve aritmetiksel işlemleri yapan yaptığı işlemlerin sonucunu saklayabilen sakladığı bilgilere istenildiğinde ulaşılabilen elektronik bir makinedir. Bu işlemleri yaparken veriler girilir ve işlenir. Ayrıca, istendiğinde yapılan işlemler depolanabilir ve çıkısı alınabilir. Bilgisayar işlem yaparken hızlıdır, yorulmaz, sıkılmaz. Bilgisayar programlanabilir. Bilgisayar kendi başına bir iş yapmaz. Bilgisayar ile ilgili olarak kullanılan bu terimlerin anlamları aşağıda verilmiştir.


Donanım (Hardware): bilgisayarın fiziksel kısımlarına donanım denilmektedir. Ekran, klavye, sabit disk (sabit disk), fare, yazıcı, bellek, mikroişlemci, tarayıcı vb. Bilgisayar donanımını oluşturan parçalardır.
Yazılım (Software): bilgisayar donanımında kullanılan çeşitli programlara yazılım denir. Bilgisayar donanımının çalışmasını sağlayan yazılımlar olduğu gibi, bilgisayarda işlem yapmayı sağlayan yazılımlarda vardır. Yazılıma örnek olarak, kelime işlemciler (Word processor), tablolama (Spread Sheet), sunu (Presentation), programlama dilleri (Pascal, C, Visual Basic vb.), ses (Sound) programları verilebilir.
 

1.2 Bilgisayar Sistem Birimleri

 
Bu birimler, bilgisayar kasası içinde, ana kart üzerinde ya da doğrudan ana karta bağlı birimlerdir. Burada öncelikle bilgisayarın beyni sayılan mikro işlemcinin de üzerinde bulunduğu ana karttan bahsetmek gereklidir.

1.2.1 Ana Kart

Ana kart, fiberglastan yapılmış, üzerinde bakir yolların bulunduğu, genellikle koyu yeşil renkte büyükçe bir levhadır. Ana kart üzerinde, mikroişlemci, bellek, genişleme yuvaları, BIOS ve diğer yardımcı devreler yer alır. Sistem saati bu yardımcı devrelerden biridir. Ana kart, tüm sistemin temelini oluşturmaktadır. Diğer kartlar (I/O kartı, grafik kartı, vb.) Ana kart üzerindeki genişleme yuvalarına takılır. Ana kart, tüm kartların kendi üzerine takılmasından dolayı bu adı almıştır. Çünkü bilgisayarın diğer bileşenleri bir şekilde ana karta bağlanıyor, birbirleri ile anlaşmak için ana kartı bir platform olarak kullanıyor; yani bilgisayarın "sinir sistemi" ana kart üzerinde yer alıyor. Bir kişisel bilgisayar (PC) 'in hangi özelliklere sahip olabileceğini belirleyen en önemli bilesen ana karttır, çünkü ana kart üzerindeki elektronik bileşenler, bilgisayara hangi tür işlemciler takılabileceğini, maksimum bellek kapasitesinin ne kadar olabileceğini, bazı bileşenlerin hangi hızlara çıkabileceğini, hangi yeni donanım teknolojilerini destekleyebileceğini belirlemektedir. Burada ana kart ile ilgili sık kullanılan bazı teknik terimlerin bilinmesinde fayda vardır. Bunlar:
 
Yonga Seti: yonga seti (Chip Set), ana kartın "beynini" oluşturan entegre devrelerdir. Bunlara bilgisayarın trafik polisleri diyebiliriz. Çünkü bu devreler işlemci, önbellek, sistem veri yolları, çevre birimleri, kısacası bilgisayar içindeki her şey arasındaki veri akışını denetler. Veri akışı, bilgisayarın pek çok parçasının işlemesi ve performansı açısından çok önemli olduğundan, yonga seti de bilgisayarın kalitesi, özellikleri ve hızı üzerinde en önemli etkiye sahip birkaç bileşenden biridir. Eski sistemlerde bilgisayarın farklı bilesen ve işlevlerini, çok sayıda yonga denetlerdi. Yeni sistemlerde hem maliyeti düşürmek, hem tasarımı basitleştirmek, hem de daha iyi uyumluluk sağlamak için bu yongalar tek bir yonga seti olarak düzenlendi. Günümüzde en yaygın yonga seti Intel tarafından üretilmektedir. Intel kendi yonga setlerini, bunların desteklediği veri yolu teknolojilerini de temsil edecek şekilde PCI set ve AGP set olarak da adlandırmaktadır.
konu ile ilgili video için tıklayınız
Veri Yolu: bilgisayarın içindeki bileşenler birbirleri ile çeşitli şekillerde"konuşurlar". Kasa içindeki bileşenlerin çoğu (işlemci, önbellek, bellek, genişleme kartları, depolama aygıtları vs.) Birbirleri ile veri yolları aracılığı ile konuşurlar. Basitçe, bilgisayarın bir bileşenindendiğerine verileri iletmek için kullanılan devrelere veri yolu (BUS) adı verilir. Bu veri yollarının ucunda da genişleme yuvaları bulunabilir. Sistem veri yolu denince, genelde ana kart üzerindeki bileşenler arasındaki veri yolları anlaşılır. Ayrıca ana karta takılan kartların işlemci ve belleğe erişebilmelerini sağlayan genişleme yuvalarına da veri yolu adı verilir. Tüm veri yolları adres ve standart veri yolu olmak üzere iki bölümden oluşur. Standart veri yolu bilgisayarda yapılan işlemlerle ilgili verileri aktarırken, adres veri yolu, verilerin nerelere gideceğini belirler. Bir veri yolunun kapasitesi önemlidir, çünkü bir seferde ne kadar veri transfer edilebileceğini belirler. Örneğin, 16 bit'lik veri yolu bir seferde 16 bit, 32 bit'lik veri yolu 32 bit veri transfer eder. Her veri yolunun MHz cinsinden bir saat hızı (frekans) değeri vardır. Hızlı bir veri yolu, verileri daha hızlı transfer ederek uygulamaların daha hızlı çalışmasını sağlar. Kullandığımız bazı donanım aygıtları da bu veri yollarına uygun olarak üretilir. Sadece iki donanım aygıtını birbirine bağlayan veri yoluna "port" adı verilir. (örneğin AGP = Advanced Graphics Port). Bugün bilgisayarlarımızda ısa, PCI ve AGP veri yolları bulunmaktadır. Ana kartın üzerindeki farklı boyut ve renklerde yan yana dizilmiş kart takma yuvalarından bunları tanıyabilirsiniz.
ISA (Industry Standard Architecture): ana kartın kenarına yakin yerde bulunan uzun siyah kart yuvaları ısa yuvasıdır. 17 yıldan beri kullanılan eski bir veri yolu mimarisidir. 1984'te 8 bit'ten 16 bit'e çıkarılmıştır. Ama bugün bile 8 bitlik kartlar olabilir. Örneğin bir ISA kartın, yuvaya giren iki bölmeli çıkıntısının sadece bir kenarında bağlantı bacakları varsa, bu 8 bitlik bir karttır. 90'lardan itibaren çoğu aygıtın daha hızlı PCI modeli çıktığından ısa yavaş yavaş terk edilmeye başlanmıştır. Hatta bugün ısa veri yolu olmayan ana kartlar da bulunmaktadır. 1993'te Intel ve Microsoft, tak çalıştır ısa standardını geliştirmiştir. Böylece işletim sistemi ISA kartların konfigürasyonunu, sizin jumper'larla, dip switch'lerle boğuşmanıza gerek kalmadan otomatik yapmaktadır.

PCI (Peripheral Component Interconnect): ana kartta PCI yuvaları, ısa yuvalarının hemen yanında bulunur; beyaz renkte ve ISA’ dan biraz daha kısadır. PCI veri yolu tak çalışır desteklidir. 1993'te Intel tarafındangeliştirilen bu veri yolu 64 bit'liktir, ama uyumluluk problemleri nedeniyle uygulamada genelde 32 bit'lik bir veri yolu olarak.
AGP (Advanced Graphics Port): sadece ekran kartları için çıkarılmış bir veri yoludur. Grafik ağırlıklı uygulama lar geliştikçe ( 3 boyutlu grafikler, tam ekran video gibi) işlemci ile bilgisayarın grafik bileşenleri arasında daha geniş bir bant genişliğine ihtiyaç doğmuştur. Bunun sonucunda grafik kartlarında ısa’ dan bir ara veri yolu standardı olan VESA'ya, oradan da PCI'a geçilmiştir. Ama bu da yeterli görülmeyince, grafik kartının işlemciye doğrudan ulaşmasını sağlayacak, ona özel bir veri yolu olan AGP, 1997 sonunda geliştirilmiştir.PCI yuvası boş bıraktığı için AGP kartları tercih edilmektedir.
Portlar, Konektörler:
 Bilgisayar ile çalışırken kasa kapalı olduğundan ana kartı görmeyiz. Ama çeşitli aygıtları bağlamak için kasanın arkasında yer alan girişler (portlar) doğrudan ana karta bağlıdır. Eski ana kartlarda at form faktörü kullanılırken bu portlar birer kablo aracılığı ile ana kart üzerindeki konektörlere bağlanırdı, ama ATX form faktörü ile bu portlar ana kart ile bütünleşik duruma gelmiştir. Yani ana kartın bir kenarında bulunan bu portlar, tam kasanın arka kısmındaki boşluklara denk gelmektedir. Bu yüzden kasalar da ana kart form faktörlerine uygun olarak üretilmektedir. Ana kartınız ve kasanız ATX formundaysa (artik tüm yeni bilgisayarlarda öyle) kasanın arkasında tipik olarak bir klavye portu, bir fare portu, iki USB portu, iki seri PC (com) portu, bir paralel (LPT) portu göreceksiniz. Günümüzde klavye ve fare için artik PS/2 portu adı verilen küçük yuvarlak, 6 pinli portlar kullanılıyor. Aslında fare seri portu da bir adaptör yardımıyla kullanabilir (veya zaten seri kablolu fareler vardır), ama farenin de kendine ait bir portu olması daha iyidir.
Önbellek: bugün bilgisayarlarda kullanılan tüm donanımlar 15 yıl öncesine göre çok daha hızlı. Ama her bir donanım bileşeninin hızı eşit ölçüde artmadı. Örneğin, işlemcilerdeki performans gelişimi, sabit disktekilerden kat kat daha fazladır. Hani bir bilgisayarın gücü en zayıf halkası kadardır derler ya, işlemci ve bellek çok hızlı olsa da yavaş kalan bir sabit disk ile bu performans artışını tam anlamı ile yaşamanız mümkün değildir. İşlemci boş boş oturup kendisine bilgi gelmesini bekler. Tabii bunu önlemek için bazı ara çözümler geliştirildi. Örneğin, yakin zamanda kullanılan bilgilerin sabit diskten önbellek (cache) adı verilen bir birime aktarılması, işlemcinin ihtiyaç duyduğunda sık kullanılan bilgileri bu önbellek alanından alması olanaklı kilindi. İşte önbellekle menin esasi budur. Bir bilgisayarda çeşitli bellek kademeleri vardır: birincil önbellek (L1 cache), ikincil önbellek (L2 cache), sistem belleği (ram) ve sabit disk veya CD-rom. Diyelim ki işlemci bir bilgiye ihtiyaç duyuyor. Önce gider, en hızlı bellek türü olan L1 önbelleğe bakar. Bilgi orada varsa, gecikme olmaksızın bu bilgileri alır ve işler. L1 önbellekte yoksa L2'ye bakar ve bilgiler buradaysa nispeten küçük bir gecikme ile bilgileri alır. Orada da yoksa önbelleğe göre daha yavaş kalan sistem belleğine, yine yoksa en yavaşları olan sabit diske veya CD-rom vb. Bilginin geldiği aygıtlara bakar. L1 ön bellek en hızlısıdır ve günümüz bilgisayarlarında doğrudan işlemci üzerinde yer alır.
IRQ (KESME): (Interrupt Request) bir süre bilgisayar kullanan herkes su ünlü "IRQ çakışması" tabirini duyar. IRQ ‘nun Türkçesi "kesme" dir. Yani işlemci bir işle meşgulken, bilgisayarın bir yerinden başka bir donanımdan işlemciye söyle bir emir geliyor: "benimle de ilgilen!" bu istek işlemcinin isini böler. Tabii işlemci aynı anda çok sayıda isi birden yapabilir. Klavye ve fare kullanırken bir yandan ekrana gönderilen verileri işler, sabit diskten okuma yapar, modemin indirdiği dosyalara bakar vs. Ama işlemciye isini görmesi için ihtiyaç duyan bir aygıtın ona sinyal gönderebilmesi için özel bir hatta ihtiyacı vardır. Buna IRQ hattı adı verilir. Bilgisayarda 0'dan 15'e kadar numaralanan 16 IRQ hattı vardır. İki aygıt aynı IRQ hattını kullanmaya kalkarsa çakışma meydana gelir ve o aygıtlar kullanılamaz. Aygıtın birinin ayarlanarak boş olan bir hatta yönlendirilmesi gerekir.

DMA KANALLARI: (Direct Memory Access) doğrudan bellek erişim kanalları, sistem içinde çoğu aygıtın doğrudan bellek ile veri alışverişi için kullandığı yollardır. IRQ'lar kadar "ünlü" değillerdir, çünkü sayıları daha azdır ve daha az sayıda donanımda kullanılırlar. Bu yüzden de daha az soruna yol açarlar. Bildiğiniz gibi işlemci bilgisayarın beynidir. Eski bilgisayarlarda işlemci neredeyse her şeyi üstlenirdi. Tabii, tüm donanım aygıtlarına veri göndermek ve onlardan veri almak isini üstlendi. Ancak bu pek verimli olmazdı. İşlemci veri transferi ile ilgilenmekten başka işlemleri doğru dürüst yerine getiremezdi. DMA sayesinde bazı aygıtlar kendi aralarında veri transferi yapıp bu yükü işlemcinin üzerinden aldı.
BIOS: (Basic Input/Output System)
BIOS’ un açılımı temel giriş çıkış sistemi'dir. Bilgisayardaki en temel düzey yazılımdır. Donanım ile (özellikle de işlemci ve yonga setiyle) işletim sistemi arasında bir ara yüz görevi görür. BIOS sistem donanıma erişimi ve üzerinde uygulamalarınızı çalıştırdığınız ileri düzey işletim sistemlerinin (Windows, Linux vs.) Yaratılmasını sağlar. BIOS aynı zamanda bilgisayarın donanım ayarlarını kontrol eder. Bilgisayarın düğmesine bastığınızda boot etmesinden ve diğer sistem işlevlerinden sorumludur. BlOS da bir yazılımdır demiştik. Bu yazılım ana kart üzerindeki BIOS yongası üzerinde tutulur. Eskiden BIOS bir rom (Read Only Memory) idi. Yani sadece okunabiliyordu, üzerine yazılamıyordu. Daha sonra eklenen yeni donanımlara göre BlOS’ta güncelleme yapılmasının gerekmesi üzerine Flash BIOS adı verilen yazılabilir/güncellenebilir BIOS yongaları kullanılmaya başladı.

1.2.2 Merkezi İşlem Birimi (Central Processing Unit-CPU)


Bilgisayarın çalışmasını düzenleyen ve programlardaki komutları tek tek işleyen birimdir. Ana kart üzerinde bulunur. Merkezi işlem birimi, aritmetik ve mantık birimi ile kontrol ünitesinden oluşur.

Aritmetik Ve Mantık Birimi (Arithmetic & Logic Unit -Alu) : dört işlem, verilerin karşılaştırılması, karşılaştırmanın sonucuna göre yeni işlemlerin seçilmesi ve kararların verilmesi bu birimin görevidir.
Kontrol Birimi (Control Unit-Cu): işlem akışını düzenlemek, komutları yorumlamak ve bu komutların yerine getirilmesini sağlamak bu birimin görevidir.
Mikroişlemci veya CPU (Central Processing Unit) olarak da adlandırılan işlemciler, bilgisayarın beyni sayılır. Bilgisayarda yapılan işlemler doğrudan veya dolaylı olarak işlemci tarafından gerçekleştirilir. Eskiden işlemci bilgisayarın en önemli parçası iken bir bilgisayarın değerini belirleyen şeyin performans ve sunduğu imkanlar olduğunu düşünürsek artik en önemli parçalarından biri diyebiliyoruz.
konu ile ilgili video için tıklayınız
İşlemcinin Hızı: bir işlemcinin hızını, kullanılan mikron teknolojisi, üretim teknikleri, kalıp boyutu ve üretim süreci kalitesi belirler. Ayrıca üretim sırasındaki koşullar, aynı banttan çıksa bile bir işlemcinin diğerinden hızlı olmasına yol açabilir. Ama sonuçta işlemci fabrikada son testlerden geçirilirken üzerine güvenli olarak çalışabileceği hız basılır. İşlemcinin hızı MHz cinsindendir. Bunu biraz temelden anlatmak gerekirse; her bilgisayar içinde, komutların yerine getirilme hızını belirleyen ve çeşitli donanım aygıtları arasında senkronizasyonu sağlayan dahili bir saat vardır (bu saatin hızını normal saat ile karıştırmayın). İşlemci, her bir komutu belirli bir saat tıklamasında (saat döngüsünde) yerine getirir. Saat hızlıysa, işlemci saniyede daha fazla komutu yerine getirir. 1 MHz, saniyede 1 milyon saat tıklamasına (döngüye) karşılık gelir. Yani, 400 MHz'lik bir işlemci, saniyede 400 milyon döngü yapar. Bir işlemcinin MHz cinsinden hızı, ana kartta kullanılan sistem veri yolu hızının belirli bir çarpanla çarpılması sonucu elde edilir. Örneğin 100 MHz'lik ana kartlarda 400 MHz'lik bir işlemci 4 çarpanını kullanarak 4x100=400 MHz'e erişir.

1.2.2.1 Piyasadaki Belli Başlı İşlemci Modelleri

Intel Pentium IV: su an piyasada yaygınlaşmaya başlayan bu işlemci en son 2200 MHz hıza ulaşmıştır.
Intel Pentium III: 99'un ilk çeyreğinde çıkan bu işlemci, su an 450, 500 ve 550, 660, 733, 800, 866, 1000 MHz hızlarında modellere sahiptir. 0.25 mikron teknolojisiyle üretilmişti. İçinde 9.5 milyonun üzerinde transistor bulunur. Yazılım desteği olarak üzerinde MMX ve SIMD komutları bulunur bu komutlar sayesinde uygun yazılım ve donanımlarla bazı çoklu ortam uygulamalarının (video, grafik işleme gibi) dahi hızlı ve sorunsuz olmasını sağlar.
 
Intel Pentium II: bu seri 233 MHz'den başlayıp bugün 450 MHz'e kadar uzanır. Piyasada artik 350 MHz'ler aşağısını bulmak pek mümkün değildir (bu modellerde artik 0.35 mikrondan 0.25 mikrona geçilmiştir. MMX komutlarını içerir. 7.5 milyonu aşkın transistor bulunur.
Intel Celeron:
 Günümüz piyasasında 333 MHz'den başlayıp 466 MHz'e kadar uzanan modelleri bulunur. Pentium II ve Pentium III’ ün aksine Slot 1'e takılan modellerinin yanı sıra soket 370'e takılan modelleri de bulunur. 128k L2 ön belleğe sahiptir ama bu önbellek 512k önbelleğe sahip Pentium II’ dekinin aksine işlemci ile işlemci hızının yari hızında değil tam hızında haberleşir.
AMD K6-2:
 
9.3 milyon transistor ü vardır ve 0.25 mikron teknolojisi ile üretilmiştir. Bugün 300 MHz'den 600 MHz'e kadar modelleri bulunmaktadır. Yazılım desteği olarak MMX komutlarının yanı sıra 3dnow! Adı verilen komutları da içerir. Soket tipidir. 321 pinli soket 7 ve super7 soketlere takılır.
 
 AMD K6-3:



 21.3 milyon transistor içerir; 0.25 mikron teknolojisiyle üretilmiştir. 400 ve 450 MHz'lik modelleri bulunur. Süper 7 sokete takılır. AMD, bu işlemciyle performans açısından rakibi Intel’e epey yetişmiştir.

1.2.2.2 İşlemcilerin Yazılım Destekleri

 

MMX: Intel’in geliştirdiği MMX'in açılımı çoklu ortam uzantılarıdır (Multimedia Extensions) ve işlemcilere eklenen 57 çoklu ortam komutuna verilen addır. AMD'de bu komut setinin lisansını Intel’den almıştır. MMX işlemciler bazı genel çoklu ortam işlemlerini üstlenirler (örneğin, normalde ses kartı veya modemler tarafından yapılan dijital sinyal işleme). Ancak bu komut setinin kullanılabilmesi için MMX uyumlu yazılımların kullanılması gereklidir.
 
3DNOW!: 3 boyutlu grafikler ile ilgili hesapların hızlandırılması için AMD işlemcilerde kullanılan komut setinin adıdır. Özellikle 3dnow! Destekli oyunların sayısı hızla artmıştır. Ekran kartlarının da 3dnow! Destekli sürücüleri olabilir.

 
SSE: (Streaming SIMD Extensions) burada SIMD açılımı ise Single Instruction Multiple Data biçimindedir. Türkçeleştirmek gerekirse "akıcı, tek komutla çoklu veri işleme uzantıları" diyebiliriz.

1.2.3- Bellek


Bilgisayarda çeşitli programların çalıştırıldığı, geçici veya kalıcı bilgilerin bulunacağı hafıza alanlarıdır. Veri birimi byte'dir. Bir Byte 8 bittir.
1 bit 0 ya da 1'den (kapalı devre=0, açık devre=1) oluşur.
1 Byte 1 karakter'dir.
1024 Byte = 1 kilobyte'dir. (kilobyte = KB)
1024 KB = 1 MegaByte’dir. (MegaByte = MB)
1024 MB = 1 GigaByte (GigaByte = GB)
1024 GB = 1 TeraByte (TeraByte = TB)
Bilgisayar içinde ram ve rom bellek olmak üzere iki çeşit bellek bulunur
Rom Bellek "Read Only Memory "
Sadece okunabilir bellektir. Bu bellek üretici firma tarafından hazırlanmıştır. Bilgileri okunabilir fakat üzerinde bir değişiklik yapılamaz. Bu bilgiler makineyi kapatma veya elektrik kesintisinden etkilenmezler ve silinmezler. Kullanıcı tarafından verilen komutları işleme koyar. Ram belleğe göre oldukça pahalıdır.

Ram Bellek "Random Access Memory": rast gele erişimli bellektir. İstenilen bölgesine bilgi depolanabilir, silinebilir, okunabilir, değiştirilebilir. Yalnız elektrik kesintisi veya makineyi kapatma durumunda tüm bilgiler silinir. 1 MB, 4 MB, 8 MB, 16 MB, 32 MB, 64 MB...
Üzerindeki Yongalara Göre Ram Bellekler:
Standart Ram Bellek: piyasadan kalktı, üretimi yok.
Edo Ram Bellek: DIMM boyutunda olanları vardı. 50-60 nanosaniye (ns) hızındaydı. Bunlar da piyasadan kalktı, üretimi yok.
 
SDRAM Bellek: 10-12 ns hızında olanlarla piyasaya girdi. Daha sonra 100 MHz veri yolunu kullanan işlemcilerle birlikte PC/100 standardında, 6-8 ns hızında olanları çıktı. PC/133 bugün yaygın şekilde kullanılıyor.
RDRAM Bellek: Pentium IV ana kartlar bu türü desteklemektedir.

1.3 Bilgisayar Çevre Birimleri

Bu birimler bilgisayar kasası dışında bulunup bilgisayara bağlanan birimlerdir. Çevre birimleri genel olarak üç grupta sınıflandırılır: bunlar giriş birimleri, çıkış birimleri, iletişim birimleri.
 

1.3.1 Giriş Birimleri

1.3.1.1 Klavye (Keyboard)


Üzerinde harfler, sayılar, işaretler ve bazı işlevleri bulunan tuşlar vardır. Q klavye ve f klavye (Türkçe daktilo klavyesi) olmak üzere iki şekilde sınıflandırılabilir.

1.3.1.2 Oyun Çubuğu (Joystick)

 

Genellikle oyun oynamak için kullanılır. Üzerinde bulunan tuşlarla çalıştırılarak bilgisayara komut verilmesi sağlanır. Bilgisayardaki bazı oyunların rahat ve gerçeğe daha yakin kontrol edilmesine yarayan bir aygıttır. Oyun çubuğu olarak da bilinir. Bir oyun çubuğu bağlantısı için, ı/0 kartı üzerinde bulunan game port kullanılabilir. Ayrıca birçok ses kartı üzerinde de bir game port vardır. İki oyun çubuğu bağlanması durumunda ise iki adet oyun çubuğu bağlantısına olanak tanıyan 8 bitlik bir joystick arabirimi kullanılmalıdır. Ses kartı ve I/O kartı üzerinde aynı anda game port bulunması durumunda bir çakışma olabilir. Bu nedenle oyun çubuğu sağlıklı çalışmaz.

 

1.3.1.3Fare (Mouse)

 

Ekranda gözüken imleç yardımıyla komut girişi yapmaya yarar. Farenin çevre birimi olarak kullanılmasıyla, işaretleme, tıklama ve sürükleme yapılarak işlemler yaptırılır.
İmleç: farenin ekran üzerinde nerede olduğunu gösterir.
Tıklama: farenin sol veya sağ tuşuna bir kez basılmasıdır.
Çift tıklama: farenin sol tuşuna kısa aralıklarla iki kez arka arkaya basılmasıdır. Bir simgeye yüklenen işlevin yerine getirilmesini sağlar.
Sürükleme: farenin sol tuşunu basili tutarak imlecin yerinin değiştirilmesidir.

1.3.1.4 Tarayıcı (Scanner)

Son yıllarda bilgisayarlı yayıncılık ve tasarım işlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte sıkça kullanılan tarayıcılar, kağıt üzerindeki grafik ve resimleri (renkli ya da siyah-beyaz) bilgisayara aktaran aygıtlardır. Klavyeler yardımıyla harf ve karakterler bilgisayara aktarılabilir ama resimlerin aktarılması ancak tarayıcılarla olanaklıdır. Tarayıcıların çalışma ilkeleri basit olmakla birlikte, lazer yazıcının tersi bir işlem yaptığı söylenebilir. Taranacak kağıt, üst tarafından alta doğru satır satır, ışığa duyarlı elemanlar tarafından taranarak sayısallaştırılır. Tarama sırasında taranan nesne bir ışık kaynağı tarafından aydınlatılır. Bu şekilde taramanın daha iyi yapılması sağlanır. Taranması istenen görüntü üzerinden ışık geçtikten sonra bir mercek aracılığıyla fotoelektrik hücrelerden oluşan bir görüntü algılayıcı (image sensor) üzerine düşürülür. Bu şekilde ışık değeri ölçülerek bu değere göre bir voltaj değeri oluşur.
Tarayıcılar çözünürlüklerine, algılayabildikleri renk sayısına ve tarayabildikleri kağıt boyutuna göre çeşitli model ve tipte üretilmişlerdir.

1.3.1.5 CD-Rom Sürücü (Compact Disk-Read Only Memory ) Ve CD-Rom’lar

CD-Rom Sürücüler:
Son yıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlanan veri depolama birimidir. Bir CD’de yaklaşık 24 ciltlik bir ansiklopedideki tüm bilgiler saklanabilir. Bir program yüklerken 40 disketin takılıp çıkarılması yerine CD-rom'lar tercih edilir. CDROM’lar özellikle çok büyük yer kaplayan çoklu ortam (Multimedia) bilgilerini (ses, video, resim, animasyon) içeren yazılımlar için zorunludur. CD-rom üzerindeki bilgiler silinip değiştirilememektedir. Ancak günümüzde defalarca (yaklaşık 3000 kez) yazılıp silinebilen CD-RW’ lerde mevcuttur. Yazılabilir CD-rom'lara CD-rom yazıcılarla kopyalama yapılmaktadır. CD-rom sürücülerde müzik CD’leri de dinlenebilir. Bir CD sürücü alırken veri transfer hızı büyük olanlar tercih edilmelidir. Günümüzde yaygın olarak 50 hızlı CD-rom sürücüler satılmaktadır. Standart bir CD-rom'a 650 MB veri depolanabilir. Son yıllarda yapılan çalışmalarla 700 MB veri depolanan CD-rom’larda yaygınlaşmıştır. Kapasite olarak 1 MB, resimsiz kalın bir roman kadardır. Kapasitesi düşünülerek kıyaslanırsa, bir CDROM’a 20 cilt kalınlığındaki bir ansiklopedi depolanmaktadır.
CD-Rom (Compact Disk-Read Only Memory/Kompakt Disk-Salt Okunur Bellek):
CD rom'lar, bazı özel durumlar dışında verilerin sadece okunabildiği ortamlardır. Bu özel durumlar, okunur/yazılır CD’ler ve kayıt cihazlarıdır. CD rom'lar özellikle çoklu ortam uygulamalarının en gözde elemanıdır. Bir CD rom içerisine büyük bir ansiklopediyi ya da yüzlerce oyunu sığdırmak olanaklıdır. CD rom'lar görünüş bakımından plakları andırmaktadır. Kapasiteleri ise, disketlerin çok üstünde olup 650 – 700 MB’a kadar varmaktadır. Bilgisayarlarda kullanılan CD rom'lar müzik setlerinde bulunan CD’ler ile çok benzer olmalarına rağmen, aralarında bazı farklar vardır. Bu farklar;
·  CD rom üzerinde hata bulma ve düzeltme özelliği vardır. CD’lerde bu özellik yoktur.
·  CD rom’ların üzerine çeşitli veriler yani resim, film, metin ve ses gibi bilgiler sayısal olarak kaydedilir.. CD’lere sadece müzik de kaydedilebilir. Birçok CD rom sürücüye CD takılarak müzik dinlenebilir.

1.3.2 Çıkış Birimleri

 

1.3.2.1 Disket Sürücü (Disket Driver) Ve Disketler

Disketler:
Disketler, bilgisayarda bilgi kaydetmek ve taşımak için kullanılır. Bir zamanların tek sabit kayıt ortamları olduğu düşünülürse, bilgisayarda çok önemli bir yer tuttukları söylenebilir. Disketler sabit disklere göre çok yavaştırlar. Bilgisayarlarda en yaygın kullanılan disketler, 3.5" 1.44 MB’lık olanlardır.
Disket Sürücüler
Disketler üzerindeki işlemler (okuma/yazma), disket sürücüler tarafından gerçekleştirilir. Disket sürücü içinde, bir kafa mekanizmasına bağlı iki adet okuma/yazma kafası vardır. Bu okuma/yazma kafaları bir motor yardımıyla hareket ettirilir. Sürücüye takılan disketin iki yüzünü, iki kafanın aynı anda taramasıyla okuma/yazma işlemi yapılır. Disketin manyetik kaplama yüzeyine kayıt yapmak için mfm (modified frequency modulation/değiştirilmiş frekans modülasyonu) yöntemi kullanılır. Bu yöntemle veri hücrelerindeki manyetik yapı değiştirilir. Veri, hücrelerde bir değişiklik olup/olmaması ile tanımlanır. Bu manyetik yapı değişiklikleri okuma/yazma kafası tarafından elektrik sinyallerine çevrilir. Disket sürücü üzerinde bulunan kontrol devresi, bu sinyalleri disket sürücü arabirimine yollar.

1.3.2.2 Ekranlar (Monitörler) Ve Ekran Kartları

 
Ekranlar (Monitörler):
Monitör, çoğu zaman ekran olarak da bilinen, görüntüleri oluşturan, içeren ve sunan bir araçtır. Bilgisayarların çoğunda katot ışınlı (CRT-cathod ray tube) monitör kullanılır. Katot is inli monitörlerin görüntü oluşturma mantığı TV ile aynıdır. LCD liquid cyrstal display ve gaz plazma monitörler ise, daha hafif ve az yer kapladıkları için çoğunlukla taşınabilir sistemlerde kullanılırlar. Monitör, grafik kartları ile birlikte bilgisayarın temel görüntü sisteminin bir parçasıdır. Hem giriş hem de çıkış birimi olarak kullanılır. Giriş ve çıkış birimlerinden gelen verilerin sonuçlarının ekranda gözükmesini sağlar. Bilgisayarla kişi arasında iletişim sağlar.
CRT (Cathode Ray Tube) Ekran (Monitör) Ve Ekran Kartları:
Crt monitörlerin çalışma prensibi hemen hemen tüm monitörlerde (monochrom, renkli) aynıdır. Crt, elektron parçacıklarının hareketini kolaylaştırmak için havası alınmış bir tüpten ibarettir. Katod (elektron tabancası) tarafından seri halde yollanan elektron parçacıkları, tüpün değişik kesimlerine doğru hızla çarpar. Renkli monitörlerin çalışma ilkeleri de temelde aynıdır. Ama renkli monitörlerde 3 adet katot bulunur. Yeşil, mavi ve kırmızı ile bütün renkler elde edilebildiğinden, renkli monitördeki her bir elektron tabancası, ekranın gerisindeki tabakada bulunan bir fosfor noktacığına ateş eder.
LCD (Liquid Crystal Display) Monitörler:
 
Bu monitörler daha çok taşınabilir bilgisayarlarda kullanılır. LCD monitör, plastik bir tabaka içindeki sıvı kristalin ışığı yansıtması ilkesine dayalı olarak çalışır. LCD monitörler ışığı yansıtarak görüntü oluşturdukları için, ışıksız bir ortamda bir şey görünmez. Fazla ışıklı ortamda ise ekranda ışık yansıması olacağından görüntü yine sağlıklı olarak algılanamayacaktır.
LCD Monitör Çeşitleri:
Su ana kadar çeşitli LCD monitör teknolojileri kullanılmıştır. Bunlar, pasif matris, dual scan ve aktif matris’tir.
 
Ekran Kartları:
Ekran kartları, önceleri görüntüleri metin tabanlı monitörlere aktarmaya yarayan basit kartlardı. Örneğin, yazı yazdıkça bunları ifade eden 0 ve 1'lerden oluşan sinyalleri monitöre görüntü halinde gönderen, işlemcinin işlediği verileri doğrudan ekrana karakterler halinde yansıtan kartlardan ibaretti. Daha sonra uygulamalar geliştikçe kartlar da gelişti, ekranda grafik çizdirme özellikleri arttı.
konu ile ilgili video için tıklayınız
Çözünürlük, Renk, Hız : ekran üzerindeki görüntü binlerce (veya milyonlarca) noktadan oluşur. Bunlara piksel adı verilir. Her bir piksel farklı renk ve parlaklığa sahip olabilir. Bir ekranda görüntülenebilen piksel sayısına çözünürlük adı verilir. Ekranımız iki boyutlu olduğundan çözünürlük 1024x768 gibi iki rakamla ifade edilir. Bunların ilki yatay düzlemdeki, ikincisi dikey düzlemdeki piksel adedini ifade eder. Çözünürlük arttıkça ekranda daha fazla piksel görüntülenir. Ancak yüksek çözünürlükte küçülen piksellerin detay seviyesi yükselir ve monitörler boyutlarına bağlı olarak belirli bir çözünürlükten sonrasını gösteremezler. Çözünürlükler işletim sisteminde önceden belirlenmiş setler halinde tanımlanırlar (640x480, 800x600, 1024x768 gibi)

1.3.2.3 Sabit Disk (Hard Disk) Sürücü

Sabit disk bilgisayarın "veri merkezi”dir. Tüm programlarınız ve verileriniz burada saklanır. CDROM, teyp yedekleme birimi, disket gibi başka veri depolama ortamları da vardır ama sabit diskler, genelde hepsinden daha yüksek kapasiteli olabilmeleri, daha hızlı olmaları ve bilgisayar içinde sabit olmaları nedeniyle diğerlerinden ayrılır.
Sabit disk içinde metalik bir maddeden yapılmış, ama üzerindeki manyetik kaplama sayesinde yazılıp okunabilen bir veya daha fazla üst üste dizilmiş disk plakası vardır. Bu plakalar sabit bir hızda dönerken alttan ve üstten disk plakası üzerine oturan okuyucu kafalar, disk plakası üzerine bilgi yazar veya yazılmış bilgileri okur. Yani sabit diskte, diğer çoğu donanım aygıtının aksine hareketli parçalar vardır.
Disk üzerindeki veriler, silindirler (cylinder), izler (track) ve bölümler (sector) halinde düzenlenir. Silindirler, diskin yüzeyindeki konsentrik izlerdir. Yani bir diskteki tüm disk plakalarının arka ve ön yüzeyinde birbirine denk gelerek sütun oluşturan her bir izin oluşturduğu bu sütuna silindir adı verilir. İz ise sektörlerden oluşur ve sektörler bir diskin 512 byte'lik en küçük birimidir.

konu ile ilgili video için tıklayınız
Bir Diskin Hızını Belirleyen Çeşitli Faktörler:
1. Dönüş Hızı (Devir/Sn): her disk belli bir hızda döner. Günümüzde IDE arabirimini kullanan çoğu disk 5400 devir/sn hızında dönerken yakin zamanlarda 7200 devir/sn IDE diskler de yaygınlaşmaya başlamıştır. Hızlı SCSI disklerde ise 10 bin devir/sn. ulaşılabilir
2. İz Basına Sektör Sayısı: bir diske bilgi yazılırken dışarıdan başlanıp içeri doğru ilerlenir. Diş izler doğal olarak daha uzundur ve üzerlerinde daha fazla sayıda sektör vardır. Oysa diskin dairesel sekli nedeniyle her iz kafa altındaki tam bir turunu aynı sürede tamamlar. Bu da diş izlerdeki sektörlere bilgi yazmak veya okumak için daha hızlı erişildiğini gösterir.
3. Erişim Süresi (Access Time): aynı dosyanın veya çalıştırılmak istenen programın parçaları farklı izlerde olabilir. Erişim süresi kabaca, aranan bilgilere ulaşılması için bir izden diğerine, bir kafadan diğerine ve bir sektörden diğerine geçilerek aranan bilginin yer aldığı sektörün okunmasına kadar geçen ortalama süredir ve milisaniye cinsinden ölçülür.
4. Dahili Veri Transfer Hızı: amaç diske veri göndermek ve diskteki verileri almak olduğuna göre, transfer hızı bir diskin performansını belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Dahili transfer hızı, disk plakaları üzerinden okunan bilgilerin, disk üzerindeki tampon belleğe, disk dışına gönderilmeye hazır halde aktarılması işleminin hızıdır. MB/sn cinsinden ölçülür.
Master/Slave: bir ana kart üzerinde iki IDE portu vardır ve her birine ikişer depolama aygıtı bağlanabilir demiştik. Bu portlardan biri birincil (primary) diğeri ikincil'dir (secondary). Bu portlardan birine iki aygıt bağlanacaksa birisi ana aygıt (Master) diğeri ikincil aygıt (Slave) olacaktır. Bu aygıtlar dört adede kadar sabit disk olabilir veya ana sabit disk dışında bunlardan biri veya birkaçı yerine CD-rom sürücü, CD yazıcı, DVD sürücü bağlanabilir. Bir sistemde aynı IDE kablosu üzerinde iki disk varsa bunlardan biri Master, diğeri Slave olacaktır. Çünkü normalde işletim sistemi ana sabit diske yüklenir ve buradan açılır. Bu ayarlamayı diskin arkasındaki bir Jumper sayesinde yaparız. Diskin üzerinde Jumper hangi konumdayken diskin Master, hangi konumdayken Slave olduğu yazar. Aynı kural, aynı kablo üzerinde bir disk, bir CD sürücü veya CD yazıcı varken de geçerlidir. Ayrıca bilgisayarda kullanılan ses kartı üzerinde bir üçüncü IDE kanalı olabilir.
 

1.3.2.4 Teyp Yedekleme Birimleri

Genellikle önemli ve çok sayıda verinin bulunduğu bilgisayar sistemlerinde kullanılır. Bankalar ve büyük hacimli is yerleri buna en güzel örnektir. Bilgilerin önemliliği ve çokluğu, disk/disket gibi yedekleme alternatiflerini güvenlik ve kapasite açısından ortadan kaldırmaktadır. Örneğin, bir bankada ya da benzeri bir is yerinde oluşturulan günlük verinin 100 MB civarında olduğu düşünülürse, veriler sıkıştırılarak diskete alınsa bile, ortalama 50 adet disket gerekecektir.

 

1.3.2.5 Yazıcı (Printer)


Yazıcılar, bilgisayar ortamında üretilen sekil, grafik ve yazıların kağıda aktarılmasını sağlayan araçlardır her yazıcı, kendine özgü bir mikroişlemci ve sinirli sayıda karakter depolamasına olanak sağlayan bir tampon bellek taşır. Yazıcıların sınıflandırılmasında temel ölçüt, karakterlerin basımında kullanılan teknolojik farklılıktır. Bir yazıcının kalitesini belirleyen ölçütler ise, baskı hızı ve birim alandaki nokta yoğunluğudur. Renkli baskı yapabilmesi de yazıcı kalitesini belirleyen bir ölçüt haline gelmektedir. Baskı hızı, saniyede basılan karakter sayısı ya da lazer yazıcılarda olduğu gibi, dakikadaki sayfa sayısı ile ölçülürYazıcılar, farklı ihtiyaçları karşılayabilecek sekil ve modellerde üretilmektedir. Bunlar, nokta vuruşlu (matris), mürekkep püskürtmeli (inkjet) ve lazer yazıcılardır.
 
Nokta Vuruşlu (Matris) Yazıcılar:
Yazıcı türleri içinde en yaygın kullanılanıdır. İğneli yazıcı olarak da bilinir. Nokta vuruşlu yazıcıların yazma kafası, bir matris seklinde dizilmiş küçük iğnelerden oluşur. Nokta vuruşlu yazıcılarda bir karakterin kağıda basılması, yazma kafası içindeki iğnelerin bilgisayardan gelen sinyallere bağlı olarak hareket etmesi ile oluşur. İğneler, elektro mıknatısların yardımı ile öne çıkarak, gergin duran mürekkepli bir şerit üzerinden nokta vuruşlarla bir karakteri tanımlar. Bu şekilde, şerit üzerinden kağıda karakter basilmiş olur. Bu yazıcılarda kaliteyi belirleyen faktör yazma kafası içindeki iğnelerin şayisidir. 9, 18 ve 24 iğnelik yazıcılar bulunmaktadır. Bugün 9 ve 18 iğneli yazıcılar da kullanılmakla birlikte, 24 iğneli matris yazıcılar daha çok tercih edilmektedir.

Mürekkep Püskürtmeli (Inkjet) Yazıcılar:
Bu yazıcılar, yazma kafaları delikler matrisinden oluşan yazıcılardır. Bu yazıcıların yazma kafasının ardında özel bir
Mürekkep içeren hazne bulunur. Bu hazneye kartuş adı verilir. Kartuştaki mürekkebin özelliği ise, manyetize edilebilmesidir. Bilgisayardan gelen komutlara bağlı olarak haznenin belli bölgeleri manyetize edilir. İçerdeki sıvı mürekkep, bu bölgelere denk düsen deliklerden dışarı fırlatılır. Isıtılarak fırlatılan mürekkep kabarcığı doğrudan doğruya kağıt üzerine yapışır. Mürekkep püskürtmeli yazıcılar, yazma kafası bakımından, iğneler matrisinden oluşan nokta vuruşlu yazıcılardan temel olarak ayrılırlar. Diğer yandan nokta vuruşlu yazıcılar ile benzesen yönleri de vardır. Bunlardan ilki özellikle mürekkep kullanma şekilleridir. Diğeri ise yazıları karakter karakter basmalarıdır. Püskürtmeli yazıcıların nokta vuruşlulara göre en önemli üstünlükleri baskı kaliteleridir.
 
Lazer Yazıcılar:
Lazer yazıcılar, su ana kadar üretilenler içinde, hızlı ve kaliteli baskı yapabilen, en iyi yazıcılardır. Üretildiğinden beri masaüstü yayıncılık alanında vazgeçilmez bir araçtır. Bu yazıcılardan, matbaa kalitesinde çıkış alınabilmektedir. Özellikle aydınger ya da asetat üzerine çıkış alınabilmesi önemli bir özelliğidir. Çünkü bu yolla baskı öncesi hazırlık aşamalarının yerine getirilmesi sağlanabilmektedir. Lazer yazıcılar, fotokopi makinelerine benzemektedir.
 Lazer yazıcıların sessiz çalışmaları, kalite ve hızlarının yanında en büyük özellikleridir. Lazer yazıcıların bir dezavantajı,sürekli form kullanamamasıdır.
Bu yazıcıların hızı, ppm (page per minute/dakikadaki sayfa sayısı) ile ölçülür. Diğer yazıcılarda olduğu gibi lazer yazıcılar da bir mikroişlemci ve bellek taşımaktadır. Bellek 512kb ile 4mb arasında değişmektedir. Lazer yazıcıların renkli baskı yapabilenleri de üretilmektedir.

1.3.2.6 Çiziciler (Plotter)

Standart bir yazıcı ile çizilmesi mümkün olmayan resim ve grafiklerin çizilmesi için kullanılan bir çıktı aygıtıdır. Özellikle mühendislik ve mimarlık alanlarında ayrıntılı planlar ve karmaşık tasarımlar için kullanılan çiziciler, bilgisayara seri porttan bağlanır. Çizicinin bütün yazıcılardan temel farkı, baskı yaparken kullandığı araçtır. Yazıcılar kağıdın üzerine birtakım harf ve karakterleri ya da noktaları basarken, toner ya da mürekkep kartuşu kullanır. Çiziciler ise, kağıdın üzerine şekilleri çizmek için bir kalem kullanır.

1.3.2.7 Ses Kartları


Ses kartları, bilgisayarlarda bir zamanların beeep sesinin ötesinde, olağanüstü sesler sunabilen kartlardır. Bilgisayar hoparlöründen çıkan basit sistem sesleri de ses kartları yardımıyla yükseltilebilir. Ses kartlarının harici hoparlörleri bulunmaktadır. Ses kartları, genel olarak 8 ve 16 bitlik olabilmektedir. Bunlara, sound blaster ve sound blaster16 örnek verilebilir. 32 ve 64 bitlik ses kartları da bulunmaktadır. Her alanda olduğu gibi bu alanda da çeşitli standartlar vardır. Ses kartınız sound blaster ise hiçbir uyum problemi çıkarmadan kullanılabilir. Hemen hemen tüm bilgisayar programları sound blaster'i desteklemektedir. Sound blaster'dan sonra gelen ses kartı standardı ise adlib'dir. Ses kartları, bilgisayarların birkaç ses çıktısı verebilen özel ses birimleri haline gelmiştir. Ayrıca bir mikrofon ya da bir müzik aygıtından girilecek sesler bilgisayar üzerine işlenebilir. Çıkış güçleri ortalama 3-5 watt arasındadır. Gelişmiş ses kartları yardımı ile bilgisayara sesle kumanda etme olanağı da ortaya çıkmaktadır.

 

1.3.3 İletişim Birimleri

İletişim birimleri, bilgisayarın klavye ve fare dışındaki diğer bilgisayarlara ve elektronik aletlere bilgi göndermeye ve onlardan bilgi almaya yarayan, bilgi alışverişini sağlayan birimleri, seri ve paralel giriş –çıkış birimleridir. Bilgisayarlarda iletişim, seri ve paralel olarak gerçekleşmektedir.
 

1.3.3.1 Seri İletişim

Bilgisayara verileri bir dizi seklinde göndermek ve aynı şekilde almak için oluşturulmuş bir giriş/çıkış kapısıdır. Seri çıkış, bir kablo üzerinden verileri bir sıra halinde, her seferinde 1 bit olmak üzere yollar. Verilerin transfer edildiği kablolar iki tanedir. Bu şekilde bir kablodan veri gönderilirken diğerinden veri alınabilir. Seri giriş -çıkışlara modemler, fareler ve yazıcılar bağlanır. İki bilgisayar arasına bir seri iletişim kablosu bağlayarak, bunlar arasında veri transferi gerçekleştirilebilir. Seri giriş -çıkışlar kısaca com port (communication port/iletişim portu) olarak adlandırılırlar. Bir bilgisayarda birden fazla seri giriş –çıkış bulunabilir.

1.3.3.2 Paralel İletişim

Seri giriş -çıkışlarda olduğu gibi paralel çıkışlarda da veri gönderilir. Ama bir seferde 1 Byte, her biri 1 bit olmak üzere 8 kanaldan gönderilir. Bitler aynı anda gönderildiğinden, kablo üzerinde birbirlerine paralel olarak gönderilmiş gibi olur. Paralel giriş -çıkış, adını da bu durumdan almaktadır. İlk olarak centronics firması tarafından geliştirilen paralel giriş -çıkışlar, centronics arabirimi" olarak adlandırılmıştır. Paralel çıkışlara genellikle yazıcılar bağlanmaktadır. Bu çıkışlar LPTl, LPT2, vb. Diye adlandırılır. Bilgisayarların çoğunda tek bir paralel çıkış (LPT1) bulunmaktadır. Seri giriş -çıkışa göre daha hızlıdır.
 

1.3.3.3 Modemler

 
Modem, sözcük yapısı olarak, modülatör ve demodulator sözcüklerinin ilk hecelerinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Modemler, doğrudan ya da telefon hattı ile bilgisayarları birbirlerine bağlar. Böylece dünyanın her yerindeki bilgisayarlar birbirleri ile veri alışveriş inde bulunabilir. Modemlerin hızları, bps (bits per second/saniyede aktarılan bit sayısı) olarak ölçülür. Standart olarak, 300, 1200, 2400, 4800, 9600, 14400, 28800, 33600, 56000 bps sıralaması geçerlidir. Günümüzde 2400 bps'in altında modem kullanılmamaktadır.
Modemler, Dahili (Internal) Ve Harici (External) Olmak Üzere İki Çeşittir.
Dahili Modemler: dahili modemler, bilgisayara takılan diğer kartlar gibi, kasa içinde bir yuvaya takılır. Modem kartının üzerindeki iki çıkıştan biri telefon hattına, diğeri ise telefon aygıtına bağlanır.
Harici Modemler: harici modemler ise, ayrı bir aygıt seklindedir. Bu nedenle, bilgisayara, seri çıkışların birinden ara kablo yardımı ile bağlanır. Bilgisayarın dışında olduklarından elektriği bilgisayardan alamazlar. Bu nedenle bir adaptörleri vardır. Bağlantı işlemi, telefon hattının modeme ve modemden de telefon aygıtına bağlanma yoluyla gerçekleşir.

1.4 Bilgisayar Yardımcı Kartları

 

1.4.1 Ethernet Kartları

Ethernet kartları network sistemlerinde kullanılan bilgisayarlar (terminaller ve ana bilgisayarlar) arasındaki iletişimi sağlayan devrelerdir. Ethernet kartlar 8, 16 ve 32 bit'lik olabilmektedir. Ethernet kartları çeşitli bölümlerden oluşmaktadır. Bu bölümler:
UTP, Led Indicators ,Socket For Optional Boot Rom, BNC Port
Jumper Ayarları: Ethernet kartlar üzerinde çeşitli Jumper ayarları bulunmaktadır. Bu Jumper ayarları boot rom seçimi, kablo mesafesi, IRQ, I/O base adress v.b ayarlamalar içindir. Bazı Ethernet kartlarda Jumper bulunmamaktadır. Yapılacak ayarlamalar, kartla birlikte gelen bir setup yazılımı yardımıyla yapılır.
DEĞERLENDİRME SORULARI

1. Bir dosyayı geri dönüşüm kutusuna göndermeden silmek için kullanılan kısayol tuşu hangisidir?
 a) Shift+Delete
b) Ctrl+Delete
c) Delete

d) Alt+Delete
2. Hangisi geri al işleminin kısayol tuşudur?
a) Ctrl + E
b) Shift+ Z
c) Shift + Yöntuşları
d) Ctrl + Z
3. Aşağıdakilerden hangisi giriş birimidir?
a) Tarayıcı b) Yazıcı c) Harddisk d) Monitör
4. Hangileri bilgisayar kasasında bulunur?
I. Monitör
II. Hard disk drive
III. Hoparlör
A) I. ve II. B) I. ve III.
C) sadece II. D) I., II. ve III.
5. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?
a) Fonksiyon tuşlarının sabit bir görevleri yoktur
b) Bir klasörü açmak için üzerinde farenin sağ tuşuna çift tıklanır
c) Num Lock ışığı yanıyorsa rakam tuşlarını kullanabiliriz
d) Klavyedeki 3. karakterleri çıkarmak için AltGr tuşu kullanılır
6. Bilgisayarın her türlü elektronik aksamına ne denir?a) Hardware(Donanım)
b) Software(Yazılım)
c) CPU(İşlemci)
d) İnputUnit(Giriş Çıkış)
7. Bilgisayarda işlemlerin yapıldığı birim aşağıdakilerden hangisidir?
a) Ddr2 b) CPU
c) Mhz d) Rom
8. Birden fazla bilgisayarın telefon hattı ile iletişimini sağlayan donanım hangisidir?
a) Modem b) Ethernet Kartı
c) Ekran Kartı d) Tarayıcı
9. Açık Olan herhangi bir program nasıl kapatılır?
a) CTRL+Tab b) CTRL+F4 c) ALT+Tab d) ALT+F4
10. Aşağıdakilerden hangisi klavyeden ikinci karakterleri çıkartmamızı sağlayan tuştur?
a) Ctrl b) Altgr c) Capslock d) Shift
11. Klavyeden büyük-küçük harf ayrımı yapmak için aşağıdakilerden hangisi kullanılmaktadır?
a) Caps Lock b) Alt c) Tab d) Backspace
12. Aşağıdakilerden hangisi bir donanım değildir?
a) Disket sürücü b) Ram c) Notdefteri d) Rom
13. Bir klasörün adını değiştirmek için hangi fonksiyon tuşu kullanılır?
a) F1 b) F2 c) F3 d) F5
14. Aşağıdakilerden hangisi ekrandaki görüntünün fotoğrafını çekme tuşudur?
a) Shift b) Print screen c) Mouse d) Pge Up

15. 3072 mb kaç gb eder?
a) 9 b) 6 c) 3 d) 1
16. Aşağıdakilerden hangisi bilgisayarı oluşturan ana donanım birimlerinden değildir?
a) Cpu b) Modem c) Anakart d) Monitör
17. CTRL+ESC tuşunun görevi nedir?
a) Açık olan pencereyi kapatır.
b) Bilgisayarı kapatır.
c) Başlat menüsünü açar.
d) Kısayol oluşturmak için kullanırız.
18. Aşağıdakilerden hangisi aynı binada ortamda bulunan bilgisayarlar arasındaki veri iletişimi yapabilmesini sağlar?
a) Modem b) Floppy c) Cpu d) Ethernet kartı
19. Aşağıdakilerden hangisi elektrik kesildiği zaman bilgisayarın çalışmasını devam ettirir?
a) Anakart b) Ups c) Ethernet kartı d) Cpu
20. Aşağıdakilerden hangisi bilgisayarın saklama deposu olarak da bilinir?
a) Hard disk b) Anakart c) Kasa d) Cpu
21. Aşağıdakilerden hangisi CPU’nun hız birimidir?
a) Ghz b) Byte c) Ram d) Rom
22. Ana kartın görevi nedir?
a) Bilgilerin depolanmasını sağlar.
b) Tüm donanım parçalarının elektrik akışını, kontrolünü sağlar.
c) Bilgisayarda beyin görevini üstlenir.
d) Bilgisayara bilgi girişi yapmamızı sağlar.
23. Bilgisayar hangi sayı sistemine göre çalışır?
a)1’lik sayı sistemi b)2’lik sayı sistemi
c)5’lik sayı sistemi d)10’luk sayı sistemi
24. Bellek birimlerinin küçükten büyüğe sıralanması hangisidir?
a) TB-GB-MB-KB
b) MB-KB- TB-GB
c) KB-MB- TB-GB
d) KB-MB-GB-TB
25. Aşağıdakilerden hangisi kapasite ölçü birimidir?
a) Ram b) Cpu c) Byte d) Rom
26. Elektrik kesilince son yazılan bilgilerin kaybolmasının sebebi hangisidir?
a) Harddisk üzerinde bilginin okunur halde olması
b) Dosyanın açık durumda olması
c) Bilgilerin ram üzerinde olması
d) Birden fazla programın açık halde olması
27. Windows’ta han tuş çalışan programlar arası geçişi sağlar?
a) Ctrl + tab
b) Alt + tab
c) Alt + F4
d) Ctrl + F4
28. 1 byte kaç bitten oluşur?
a) 3 b) 6 c) 8 d) 10
29. Bilgisayardaki verileri kâğıda aktarmak için kullanılan donanım hangisidir?
a) Mause b) Scanner c) Modem d) Printer
30. Aşağıdaki programların hangisinin kullanım amacı resim yapmaktır?

a) Word b) Excel c) Paint d) Mause
<><><><><><><><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><><><><><> <><><><><><>
BİLGİSAYARA GİRİŞ – DONANIM TEST CEVAPLARI
1-A
2-D
3-A
4-C
5-A
6-A
7-B
8-A
9-D
10-D
11-A
12-C
13-B
14-B
15-C
16-B
17-C
18-D
19-B
20-A
21-A
22-B
23-B
24-D
25-C
26-C
27-B
28-C
29-D
30-C